Yeşim Ustaoğlu yeni filmi Araf ile kariyerindeki en iyi işlerden birine imza atıyor. Karabük'te geçen film eritilmiş madenin lav gibi hareket ederek bir çukura doluşuyla açılıyor. Olgun ve arkadaşının kadraja girmesiyle de film start alıyor
. Film isminden de anlaşılacağı gibi arada kıyıda kalmış bir dünya kuruyor. Karakterlerini ne gidebilmenin mümkün olduğu ne de kalabilmenin mümkün olduğu bir yerde yani "dinlenme tesislerinde" çalıştırıyor. Her iki karakteri de ergenliğin o çalkantılı ve bir o kadar da heyecanlı yıllarını yaşıyorlar. Zehra etrafı sürekli kontrol komutlarının geldiği muhafazakar bir çevrede yaşıyor. Keza Olgun'da erkek olsa bile bu kontrol mekanizmasından belli ölçülerde nasibini alıyor. Zehra'nın uyukladığı bir günde dinlenme tesisine buğulu camların ardından O'nun hayatını da alt üst edecek Mahur çıkageliyor. Bu karşılaşmanın ardından Ustaoğlu iki karakterilerini ruh ikizi gibi işliyor. Zehra boynunu tutarken paralel kurguda Mahur'da tutuyor. Mahur kamyonetiyle ilgili bişeyler yaparken Zehra babasının kamyonetinde birşeyler yapıyor. Cinselliğin devreye girmesiyle birlikte Ustaoğlu ustaca bir hamle yaparak Mahur'i yola koyuyor biran olsun bizi inandırdığı aşk tılsımını patlatıyor. Zehra'nın Mahur'un bedenindeki cinsel uyanışının bedeli ise kardındaki bebek oluyor. Muhafazakar çevrenin yarattığı baskı, Zehra'nın bedeninde bir tuvalette düşük olarak geri dönüyor. Filmin en dramatik ve en ağır sahnesini burada yaşıyoruz. Annesini bile içeri almayan Zehra bu acıyla tek başına yüzleşmek zorunda kalıyor. Karakterleri için Araf nasıl filmin geçtiği mekansa izleyici içinse kuşkusuz bu sahne "Araf" Ustaoğlu Zehra'nın annesini bile içeri almayarak aslında izleyiciyle Zehra'yı filmin en can alıcı ve kritik anında baş-başa bırakıyor. Filmin başından itibaren dış göz olarak izleyen seyirci bu sahnede sahnenin içerisine adeta hapsediliyor. Nasıl Zehra bu düşüğü yaşamak zorunda kalıyorsa, muhafazakar çevrenin bir tezahürü olarak izleyicide bu sahneyi izlemek zorunda kalıyor. Film finaline doğru yelken açarken Olgun Zehra'nın başına gelenlerden sorumlu tuttuğu Derya'ya saldırıyor ve hapse giriyor. Zehra ise düşükten sonra yaşadığı travmayı kendisine olan aşkından emin olduğu Olgun'a dönüş yaparak atlatıyor. Kendilerine biçilen hayatı yaşamak üzere arafın içerisinde ayrı bir hapishaneye daha hapsediyorlar kendilerini...Evliliğe...
Yorumlar