Bir grup ekolojistin Ege'nin bir köyüne yerleşip komün bir köy kurmaya gelmeleriyle başlıyor Entelköy Efeköy'e karşı. Başlangıçta misafir olarak ağırlanan grup temik santral kurulumunun gündeme gelmesiyle birlikte köyün yerel halkıyla karşı karşıya gelir ve Yüksel Aksu'nun kavgası, gürültüsü bol bir komedi filmi olur. Yönetmen prologu ve epilogunu kendisinin yaptığı filmde düşüncelerinin üretim kanalına bir tezahürü olarak dondurmam kaymak'ta ki gibi yerel halkla çalışmayı ihmal etmemiş. Her ne kadar bir "burjuva rüyası" çözüm ortaya koysa da ülkemizde bu kadar "cüretkar" şekilde film çeken bir yönetmen olmaması nedeniyle dikkatten fazlasını hak ediyor.
Şehrin üzerine kara bir bulut çökmüştü. Herkesin, bencilce yetişmesi gereken bir yerler vardı. Ve yüzlerinde de aynı soğuk, silik ifade… Yeni bir günün başlangıcının sevinci ve umutları, geçen günün batımıyla birlikte yok olmuştu sanki. Otobüs durakları umutsuzca bekleyişlerin yeri olurken, otobüsler bu umutsuz bekleyişlerin, umutsuz cevapları olmuştu. Reklâm panolarında anlamsızca sırıtan insan siluetleri insanları daha da mutsuz ediyordu. Megafonlardan yükselen sesler, önceden programlanmış bir günün özetini geçiyordu. İmkânların ortasında bir imkânsızlık yaşanıyordu. Burada güneş yalnızca batıyordu…
Yorumlar