David Fincher'in basyapiti "Fight Club" uzerinden on yil gecmis. X jenerasyonunun haleti ruhiyelerinin ve gerceklesememis "degisimin" ajite ve kaybeden karakterlerinin uzerinden ilerleyen filmden sonra simdi ise Y kusagi uzerine yeni bir filmle karsimizda yonetmen. Konu Y kusagi olunca internet ve bilgisayar uzerinden bir yapim gerceklesmis olmasida kacinilmaz tabiki... Film facebook'un yaratici ve kurucusu Mark Zuckerberg'in siteyi yaratim surecine, arkadaslariyla yasadigi hukuksal sorunlara odaklanmis. Yonetmenin Fight Club'da yaptigi gibi estetize ve sert bir film degil "The Social Network"... Daha yalin ilerleyen, Mark Zuckerberg ve onun tebaasi Y kusaginin yalnizligina goz kirpan sakin bir hiciv...
Şehrin üzerine kara bir bulut çökmüştü. Herkesin, bencilce yetişmesi gereken bir yerler vardı. Ve yüzlerinde de aynı soğuk, silik ifade… Yeni bir günün başlangıcının sevinci ve umutları, geçen günün batımıyla birlikte yok olmuştu sanki. Otobüs durakları umutsuzca bekleyişlerin yeri olurken, otobüsler bu umutsuz bekleyişlerin, umutsuz cevapları olmuştu. Reklâm panolarında anlamsızca sırıtan insan siluetleri insanları daha da mutsuz ediyordu. Megafonlardan yükselen sesler, önceden programlanmış bir günün özetini geçiyordu. İmkânların ortasında bir imkânsızlık yaşanıyordu. Burada güneş yalnızca batıyordu…
Yorumlar