Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Nisan, 2010 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

In the Mood For Love

İçerisinde saniyelere gizli, hayatı ve aşkı barındıran gizemli, bir o kadar mistik ve tumturaklı bir vurguyla dile getirilmiş bir masaldı demek isterdim aşk zamanı için fakat Wong Kar Wai o uzun sekansları, dile getirilmeyen sözleri , dile getirilemeyen aşkı, yemek almak gibi basit eylemlerden oluşan sekansları filmi oldukça hayatın içinde tutuyor. Bir taraftanda bu sekansların aşkın içerisinde nasıl ritüelleştiğini göstererek gerçeküstü bir atmosferin filme monte edildiğini rahatlıkla söyleyebilirim. Filmin; izleyici için hayalle gerçek arasında ilerleyen imtihanı; ana karakterler için ise nesneleri ile olan imtihanına dönüşüyor. Dillenemeyen aşkın beyazperdedeki imtihanı (söylem bazında) yerini sinemanın asıl misyonuna yani görselliğe ve kurguya bırakıyor. Konuşamayan, dokunamayan bu aşkın seyirci ile sınavı ise bir terapi niteliğinde... Bunda mükemmel görselliğinin ve müziklerinin yerinin belli bir itkisi mutlaka vardır. Fakat asıl itki; aşkı arayan ya da sonsuz aşkı arayan izleyici

Kıskanmak

Zeki demirkubuz'un o alışılagelmiş minimal filmlerinin dışında bir yapım olarak karşımıza çıkıyor "kıskanmak" ... demirkubuz'un daha önceki filmlerinde alışık olduğumuz insan ruhundaki "karanlık" dehlizleri keşfetme serüveni bu sefer burjuva bir aileye hapsettiği cumhuriyet devriminin başarı/başarısızlığı üzerine bir alegori oluşturmakla gerçekleşiyor...